Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
History
(bir şeyden) sağlamak
Meanings of
"(bir şeyden) sağlamak"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
(bir şeyden) sağlamak
base off (of) (something else)
v.
Meanings of
"(bir şeyden) sağlamak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 43 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
bir şeyden fayda sağlamak
pounce
v.
Phrasals
2
Phrasals
(birinden/bir şeyden) kendine fayda sağlamak
feed off (of) (someone or something)
v.
3
Phrasals
bir şeyden bir kazanım sağlamak
gain something from something
v.
4
Phrasals
bir şeyden bir fayda sağlamak
gain something from something
v.
5
Phrasals
bir şeyden fayda/yarar sağlamak
gain from something
v.
6
Phrasals
(birinin/bir şeyin birinden/bir şeyden) ayırt edilebilir olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something)
v.
7
Phrasals
(birinin/bir şeyin birinden/bir şeyden) farklı olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something)
v.
8
Phrasals
bir şeyden en azami faydayı sağlamak
squeeze something from something
v.
9
Phrasals
(bir şeyden) etkilenmeye devam etmesini sağlamak
keep under (something)
v.
10
Phrasals
(bir şeyden) menfaat/çıkar sağlamak
capitalize on (something)
v.
11
Phrasals
(birinin/bir şeyin başka birinden/bir şeyden) ayırt edilebilir olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
12
Phrasals
(birinin/bir şeyin başka birinden/bir şeyden) farklı olmasını sağlamak
differentiate (someone or something) from (someone or something else)
v.
13
Phrasals
bir şeyden bir yarar sağlamak
get something out of something
v.
14
Phrasals
bir şeyden bir kazanım sağlamak
get something out of something
v.
15
Phrasals
(bir şeyden) bir kazanım sağlamak
get (something) out of (something)
v.
16
Phrasals
(kendinden/bir şeyden) katkı sağlamak
give of (oneself or something)
v.
17
Phrasals
(birinin/bir şeyin bir şeyden/yerden/durumdan) hızla/hemen çıkmasına neden olmak/çıkmasını sağlamak
jerk (someone or something) out of (something or some place)
v.
18
Phrasals
(birinden/bir şeyden) menfaat sağlamak
presume on (someone or something)
v.
19
Phrasals
(birinden/bir şeyden) çıkar sağlamak
prey upon (someone or something)
v.
20
Phrasals
(birinden/bir şeyden) çıkar sağlamak
prey on (someone or something)
v.
21
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) hemen çıkmasını sağlamak
rush out of (something or some place)
v.
22
Phrasals
(bir şeyden) fayda sağlamak
trade on (something)
v.
23
Phrasals
(bir şeyden) ayrılmasını sağlamak
withdraw from (something)
v.
Idioms
24
Idioms
bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak
butter (one's) bread on both sides
v.
25
Idioms
bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak
have (one's) bread buttered on both sides
v.
26
Idioms
bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak
have your bread buttered on both sides
v.
27
Idioms
bir taraftan (bir şeyden) diğer taraftan da (onunla çelişkili bir şeyden) para kazanmak/çıkar sağlamak
butter (one's) bread on both sides
v.
28
Idioms
(bir şeyden) fayda sağlamak
get the advantage of (something)
v.
29
Idioms
(bir şeyden) çıkar sağlamak
get the advantage of (something)
v.
30
Idioms
bir şeyden fazlasıyla yarar sağlamak
get a lot of mileage out of something
v.
31
Idioms
geçimini (bir şeyden/bir şey yaparak) sağlamak
make a living out of (doing) (something)
v.
32
Idioms
(bir şeyden) çıkar sağlamak
cash in on (something)
v.
33
Idioms
(bir şeyden) menfaat sağlamak
cash in on (something)
v.
34
Idioms
(bir şeyden) en yüksek yararı sağlamak/elde etmek
get the most out of (something)
v.
35
Idioms
(bir şeyden) en çok yararı sağlamak
have the best of (something)
v.
36
Idioms
(bir şeyden) daha fazla fayda sağlamak
have the best of (something)
v.
37
Idioms
geçimini (bir şeyden/bir şey yaparak) sağlamak
make a living from (doing) (something)
v.
38
Idioms
bir şeyden çıkar sağlamak
make capital of of something
v.
39
Idioms
bir şeyden çıkar sağlamak
make capital out of something
v.
40
Idioms
(birinden/bir şeyden) fayda/yarar/çıkar sağlamak
take advantage of (someone or something)
v.
41
Idioms
(bir şeyden) fayda sağlamak
turn (something) to account
v.
42
Idioms
(bir şeyden) kar sağlamak
turn (something) to account
v.
43
Idioms
(bir şeyden) kazanç sağlamak
turn (something) to account
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeyden) sağlamak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy